Hürriyet Yazarı Nilgün Tekfidan Gümüş, bugünkü yazısında Ukrayna temaslarını ele aldı.
Tahıl koridoru anlaşmasından çekilen Rusya, Ukrayna’nın tahıl limanlarını vurmayı sürdürüyor, Ukrayna ise dron saldırılarıyla savaşı adeta Moskova’ya taşıyor.
Bir yandan da görüşmeler devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dünyanın merakla beklediği Rusya lideri Vladimir Putin ile telefon görüşmesini önceki gün yaptı.
Hafta sonu ise Suudi Arabistan ev sahipliğinde Cidde’de Ukrayna konferansı düzenleniyor. Bugün tüm bunların ne anlama geldiğini biraz anlamaya çalışacağız.
TAHIL LİMANLARI HEDEF
RUSYA’nın Ukrayna ile tahıl koridoru anlaşmasından çekilmesi sonrasında Kiev, tahılı için alternatif yollar arıyor. Biri tahılı Romanya’nın Köstence limanına ulaştırıp Karadeniz üzerinden sevk etmek, diğeri Tuna Nehri üzerinden Avrupa’ya sevkıyatı arttırmak. Bunların hepsi tahılın daha da pahalılaşması anlamına gelecek adımlar.
Rusya ise Ukrayna tahılının çıkışını kapatmak için tahıl limanları ve silolarını vurmayı sürdürüyor. Ukrayna, son olarak önceki günkü saldırılarda hem altyapının ciddi zarar gördüğünü hem de 40 bin ton tahılın heba olduğunu açıkladı.
RUSYA NE İSTİYOR
ÖNCEKİ gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda konuşan Rusya lideri Vladimir Putin, tahıl koridoruna geri dönmek için anlaşmanın Moskova ile ilgili bölümlerinin hayata geçirilmesi gerektiği mesajı verdi. İki liderin yüz yüze görüşmesi için temaslar sürerken, Rusya’nın taleplerinin karşılanması konusunda yanıt beklediği anlaşılıyor.
Malûm, geçen hafta St.Petersburg’da Afrika ülkeleri temsilcilerini toplayan Putin, bazı Afrika ülkelerine ücretsiz tahıl sözü vermişti. Kremlin’in açıklamasına göre Putin, Erdoğan ile görüşmesinde Türkiye’den tahılın Afrika’ya ulaştırılması için işbirliği istedi. Türkiye’nin ise bu trafiğin tahıl koridoru üzerinden sürmesini istediği sır değil. Öte yandan, Rusya’nın Ukrayna’nın tahıl altyapısını hedef alması anlaşmaya dönme konusunda pek hevesli olmadığı şeklinde de yorumlanabilir.
CİDDE’DE UKRAYNA ZİRVESİ
ŞİMDİ dünya bir yandan küresel ısınmayı giderek hücrelerinde hissederken gıda kıtlığı riski her zamankinden daha fazla konuşuluyor. Ukrayna krizi ve tahıl çıkmazı ise bu stresi daha da arttırıyor.
Bu bağlamda Rusya’ya yönelik baskılar artacağa benziyor. Hafta sonu Suudi Arabistan, Cidde kentinde Ukrayna’da barışın sağlanmasıyla ilgili bir konferansa ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Konferansta Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü koruyan, Rusya’nın işgal bölgelerinden çekilmesini öngören 10 maddelik barış planı için destek araması bekleniyor.
DÜNYANIN SABRI TAŞIYOR MU
Bu defa haziran ayında Kopenhag’da yapılan ilk tur görüşmelere temsilci yollamayan Çin’in de katılım göstereceği belirtiliyor. Şunu da hatırlamakta fayda var: Pekin’in hazırladığı 12 maddelik barış planı Kiev’de kabul görmemişti.
Rusya’ya daha yakın durmakla itham edilen Çin’in ABD, AB gibi Ukrayna yanlısı taraflarla aynı platformda bir araya gelmesi Moskova için de kaydadeğer bir gelişme olacaktır.
Ayrıca, Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmayan Hindistan, Brezilya, Güney Afrika gibi ülkelerin katılacak olması da Kremlin yönetimine yönelik sabrın giderek tükenmeye başladığı şeklinde değerlendirilebilir.
RUSYASIZ ÇÖZÜM OLUR MU
ABD’yi Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan’ın temsil etmesi beklenen Ukrayna Barış Konferansı’na Türkiye’den Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç’ın katılım göstermesi planlanıyor.
Ukrayna savaşının tarafı Rusya ise görüşmelere davet edilmiş değil. Meksika mesela Rusya davetli olmadığı için konferansı boykot edeceğini açıkladı.
Cidde’de hedef, önümüzdeki aylarda Rusya’nın da katılım sağlayacağı bir liderler zirvesine altyapı hazırlamak gibi duruyor.
Ancak Moskova’nın dışlandığı bir konferansın ne kadar başarılı olacağı elbette şüpheli.
Öte yandan ABD, AB, Çin, Türkiye, Hindistan, Brezilya gibi siyasi güçlerin Ukrayna savaşına çözüm bulmak için bir araya gelmesi Kremlin üzerindeki baskıları arttırma potansiyeline sahip olacaktır.