Hemen hemen tek kariyeri CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi çantacısı olmak…
Başka deyişle; siyasi getir/götürcüsü Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı’yı yakından tanıyan bir siyasiden dinleyelim…
Dinleyelim ki…
Bu girizgahın nedeni iyice anlaşılsın…
Orhan Bursalı bir zamanlar yazdığı bir parça da olsa önemsenilen..
Göz ucuyla da olsa köşesine “Ne yazmış” diye bakılan yazar olmaktan kendi yaptığı izahı zor (!) hatalar yüzünden uzaklaşıp, yaşlanma süreci pik yapınca…
Siyasi yardakçılık/yancılık gibi yaşı ve tecrübesi ile uyuşmayan süreçlere girdi, ya da girmek zorunda kaldı.
Şimdilik tek bir örnekle yetinelim…
“Küllüyeye çıkan CHP’li” haberini hatırlarsınız…
Hani CHP liderinin TV’ye çıkıp “Hadi yalanlasın Erdoğan?” dedikten, Erdoğan’ın “Makamımı ortaya koyuyorum!” sözlerinden sonra ortalığın toz-duman olduğu günler…
O hararetli günlerden birisinde, CHP’nin eski iktidar dönemlerinde, adı MİT ile yakın geçen bir CHP Milletvekili Orhan Bursalı’yı arar.
Bursalı’ya “Çok sıkıştık. Sağdan soldan saldırtıyoruz bu adama (Talat Atilla’yı kastediyor.) ama sözlerini itibarsızlaştırmak lazım. Kılıçdaroğlu ile bu adamın ismi yan yana olmamalı gibi kendi ağzından bir şeyler yazar mısın?” ricasında bulunur.
Yani, liderini kurtarmak için açıkça Bursalı’ya yalan yazmayı teklif eder.
Çünkü, Kılıçdaroğlu’nun böyle bir sözü yoktur.
Bursalı, unutulan isminin yeniden gündeme geleceğini anlayacak kadar tecrübelidir.
Ve Orhan Bursalıisimli kişi bu ve benzeri yalanlarıyla birkaç gün gündeme gelir…
Tıpkı Zafer ArapKİRLİgibi unutulmuş olmanın verdiği acı ile sığ ve kullanılmaya gönüllü oldular!
Bursalı isimli kişinin Kılıçdaroğlu’nun siyasi çantacılığını yapmak…
Taşıdığı en büyük unvanlardan birisiymiş…
Şimdilik bu kadar olsun!
Heybede sağ/sol çok kirli gazeteci var!
