Star Gazetesi Yazarı Sevil Nuriyeva, bugünkü köşesinde İsrail- Filistin meslesindeki son durumu ele aldı.
İsrail’in yaptığı katliamlarını seyretmekle kalmayıp, bizzat teşvik eden ABD ve İngiltere ittifakı, ne yapmak istiyor?
1. ve 2. Dünya savaşlarında kapanmayan hesapların kapatılma gayreti ile karşı karşıyayız!
Ukrayna’dan başlayan yeni savaş doktrini, İsrail üzerinden İslam coğrafyasında yarım kalmış çalışmalarına start verdi.
Hamas’ı bahane eden İsrail ve Anglosakson ittifakı, aslında ne yapmaya çalışıyor?
Gazze’yi Filistinlilerden temizlemek ve zorla sürgün ettirmek ve ısrarla Gazze’yi haritadan silmek istiyor…
Haritalar yeniden şekillendirmek ve bu şekillendirmede İsrail gibi kendilerine sonuna kadar sadık bir yapının daha kalıcı ve geniş arazilere hükmetmesi, ABD ve İngiltere ittifakı için elzemdir.
İsrail bir proje olarak İngiltere desteği ile Avrupa’da Aşkenaz Yahudilerin “hayal” ürünü olarak; ” Siyonizm başlığı” altında meydana çıkarıldığında, niyet gayet açık idi.
İslam coğrafyası, sadece uslu yöneticilerle kontrol altında tutulamaz.
Milliyetçi fikirlerin çoğunun kökünde, bu İslam felsefesine göre yaşamak isteyen coğrafyada, savaşların ayaklanmaların temeli kuruldu.
İsrail bir proje olarak coğrafyada ABD ve İngiltere sömürgecilik anlayışının aparatı olarak, uydu devleti rolünü üstlendi.
O kadar önemli ki, bir devlet değil, bir teşkilat olarak meydana çıkan Hamas’ı bitirmek için, donanma gemileri ile Akdeniz’e inme ihtiyacı hissettiler…
Şimdi 100 yıl önce temeli atılan Osmanlı Devleti’ni çökertme planı, esasında coğrafyada İngiliz projelerinin gerçekleştirme planı olduğunu şimdi daha net anlıyoruz.
Kitaplar, yalan yanlış tarih ile toplumlarımızı yönlendirmeyi başardı, ama hafıza ve milli aydınların uyandırma gayretleri sonuçsuz kalmadı ve kalmıyor.
Şimdi İsrail projesine yenisini eklemek, PKK, YPG ve ASALA karışımı terör devletini, kürtleri kullanarak dizayn hırsı da, tıpkı İsrail projesi gibi derin amaç barındırmaktadır.
“Ortadoğu yeniden şekillenecek…”denildiğinde, Netanyahu sponsorunun talebi üzerine konuştuğunu anlıyoruz.
Filistin devletinin kurulması kaçınılmaz bir noktaya geldi.
Konjonktüre tahlil ettiğimizde, yeniden paylaşım haritasında herkes istediğini alarak masadan kalkmaya gayret ediyor.
Pasifik’teki hareketliliği baktığımızda, Çin’in hazırlık yaptığını da görüyoruz.
Kiminle?
ABD kendisi mi, yoksa tıpkı Rusya’ya karşı Ukrayna, Ortadoğu’ya karşı İsrail’i kullandığı gibi, Çin çevresindeki aktörleri mi kullanacak?
Bunlar okurken, Afrika gözden kaçmamalı.
Çünkü aynı savaş doktrini, orada da harekete geçti ve sesler giderek açıktan duyulmaktadır.
Şimdi hep söylediğim gibi, çok kutuplu ile tek kutuplu dünya arasındaki rekabetin savaş boyutunu seyrediyoruz.
Güçlü yoksa haklı tercihinde, haklıdan adaletten yana tavır koyanların kazanımları daha fazla olacaktır inşallah…