Saadet ve Gelecek Partisi Liderleri partilerinin ortak grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Toplantıda ilk olarak konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
YARIM BIRAKIYORLAR
“Anayasa değiştiriyorlar, yarım bırakıyorlar. Kanunlarda değişiklik yapıyorlar, yarım bırakıyorlar. Ücretleri düzenleyeceğiz diyorlar, yarım bırakıyorlar. Ben de buna şaşıyorum! Keyfilik de var ayrıca bir takım değişikliği yapıyorlar. Önce 50+1 şimdi, ’50+1′ i yakalamamız mümkün değil’ diyerek ‘şimdi 40+1 gibi bir değişikliği geçirelim’ diyorlar. Allah bu millete acısın..
DÜNYADA BÖYLE BİR MANZARAYLA HİÇ KARŞILAŞILDIĞI KANAATİNDE DEĞİLİM
Dünyada böyle bir manzarayla hiç karşılaşıldığı kanaatinde değilim. Bugün hepimizin gözleri önünde hanelerin, hastanelerin, evlerin nasıl bombalandığını hepimiz görüyoruz. Ancak çocukları katletmeyi, okulları bombalamayı her yere saldırmayı kendileri için önemli gören bir anlayış , özellikle batı aleminde normal adlediliyor. Herkesin kendini savunma hakkı varmış. Kendini savunma hakkı içine çocuk katilliği girer mi?
İslam ülkeleri birliğinin durumuna baktığımızda içimiz acıyor. Yöneticileri sadece seyirciler. Filistin bombalanırken şenlikler düzenleniyorlar. Biz bu hale düşmüşsek batı için söylediğimiz sözleri bir yana kaldırmamız gerekiyor. Bizim kardeş kabul ettiğimiz ülkelerin başında bulunan insanlar kendi hassasiyetlerini kaybetmişlerse vay halimize.
Bizi yönetenlerin hali bizi daha fazla yaralıyor. İktidar kendi üzerine düşen hiçbir etkili adımı atmıyor. Yeri geldiği zaman müdahale etme imkanına sahip. Sayın Cumhurbaşkanı’nın farklı tavırları var. Halk, iktidar üzerine düşen görevi yerine getirmeyince miting yapar. Neden? ikaz etmek için. Peki iktidar ne için miting yapar? Bunu anlamak mümkün değil.
Büyük Ortadoğu Projesi aslında Büyük Ortadoğu Projesi değil, Büyük İsrail Projesidir. İsrail’in “vaadedilmiş” dediği toprakları alma projesidir.
Kadın kollarımız Türkiye’de ABD ve NATO üslerinin kapatılması için bir çalışma başlattı.
Batı eski, zalim kimliğine geri döndü. Uluslararası kuruluşlar bütün gücünü yitirdi, İslam alemi acz içine düştü, Türkiye sınıfta kaldı. Bu asırda yaşadığımız en büyük vahşet. Daha büyüğü de dünyanın sonu olur kanaatindeyim.
ÜLKEMİZDE BİR ÇOK PROBLEM VAR
Ülkemizde de bir çok problem var. Kim 50+1’i getirdi. Siz getirdiniz. Şimdi o gücü kaybettiniz. O da bitti şu an Bahçel’inin ortaya koyduğu tavırdan dolayı teşekkür ederiz. Anayasa değişikliği bu şekilde değiştirilemez.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
“Cumhurbaşkanına sesleniyorum itibarınızdan tasarruf edin, ama eğitimden tasarruf etmeyin. Halk açlık içindeyken bu kadar lüks içinde yaşamak devlet adamlığı değildir, millet adamlığı hiç değildir.
SAYIN ERDOĞAN,50+1 KONUSUNDA ALDATILDIĞINI SÖYLÜYOR
Devlet dediğiniz şey yapboz tahtası değildir. 50+1 tartışması üzerinden size kısa bir tarih arka planı vereceğim. Sayın Erdoğan, 50+1 konusunda aldatıldığını söylüyor. FETÖ konusunda da aldatıldığını söylemişti. Birileri, Sayın Erdoğan’ı 50+1 konusunda aldatmış. Ya Allah aşkına devlet adamı aldatılmaz. Devlet adamı ufku görür. Şimdi kim aldattı Sayın Cumhurbaşkanını?
1 SENE ÖNCE BUNU DEĞİŞTİRMEK VATANA İHANETTİR GİBİ İFADELER KULLANILIYORDU
50+1 için 1 sene önce “bunu değiştirmek vatana ihanettir” gibi ifadeler kullanan Cumhurbaşkanının danışmanı mı aldattı? Eski bir arkadaşı olarak söylüyorum, onu nefsi, kibri, kendisi aldatıyor. Onun bu zaafını bilen gruplar da devlete sızıyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşı da 50+1’e karşı da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı defalarca uyardım. Bunu şimdiye kadar açıklamadım. Ama ‘Sen de oradaydın’ diyenlere karşı artık bu görüşmeleri açıklamaya karar verdim.
İKTİDAR SİSTEMİ KURMAK İÇİN KURULAN BİR DÜZENDİR
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne gelelim. Çok net söylüyorum, bu sistem bir devlet düzeni kurmak, korumak için kurulan bir sistem değil. İktidar sistemi kurmak için kurulan bir düzendir.