Özgür Özel’den İYİ Parti’ye ziyaret!

0
3

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİP Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’na “hayırlı olsun” ziyareti gerçekleştirdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, bugün İYİP Genel Merkezi’ne giderek yeni seçilen genel başkan Müsavat Dervişoğlu’na “hayırlı olsun” ziyareti gerçekleştirdi.

Özel’i İYİP Genel Başkan Yardımcılarından Şükrü Kuleyn, Selcan Hamşıoğlu ve Enver Yılmaz karşıladı. Karşılamanın ardından Özel, Dervişoğlu’nun makam odasına geçti. İki lider görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yaptı.

Özel, Dervişoğlu ile yaptıkları görüşmede memleketin bütün sorunlarını ele aldıklarını belirterek, “Grubu bulunan iki siyasi parti olarak ilişkilerimizi yürüteceğiz. Temel mottomuz muhalefete muhalefet etmemek” dedi. Dervişoğlu da “CHP ile İYİ Parti’nin ortak çalışmalar gerçekleştirdiği kamuoyunun malumudur. Bundan sonra da ortak çalışmaları sürdüreceğiz. Farklı şeyleri düşündüğümüz partilere de diyaloğu kapatmadık.” diye belirtti.

EMNİYETTEKİ “AYHAN BORA KAPLAN” KRİZİ 

Özel ve Dervişoğlu, gazetecilerin kendilerine yönettiği “Yargıtay’da Cumhurbaşkanı kararıyla bir atama yapıldı. Muhsin Şentürk, Yargıtay Başsavcısı olarak atandı. Kendisi Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay kararını uygulamamasıyla biliniyor ve aynı zamanda AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Atamasında önüne giderken Sayın Cumhurbaşkanı’nın en yüksek oyu alanlardan birisi değildi. Emniyette yaşanan bir malum operasyon var. Cumhur İttifakı adına Sayın Bahçeli ‘darbe’ dedi ama bazı yorumlar yapılıyor emniyet içi hesaplaşma ya mafya hesaplaşması diye… Sizler iki genel başkan bunu nasıl yorumluyorsunuz?​” sorusunu da cevapladı.

HÜKÜMETİ VE ONUN BAŞINDAKİ ZATI ÖZEN GÖSTERMEYE DAVET EDİYORUM

Soruya yanıt veren Müsavat Dervişoğlu, “İkinci sorunuzla ilgili dünkü grup konuşmasında bir değerlendirmede bulundum. Bu tür şeyler, siyasi partilerin genel başkanları tarafından telaffuz ediliyor ama muhalefet partileri ne olup bittiğine dair sırat derecesi yüksek bilgiye sahip değil. Dolayısıyla eksik bilgiyle bir yanlış yorum yapıp, yapmamaya özen göstermem lazım. Bir de beni tanıyorsunuz. Ben sati bilgilerle, derin yorumlar yapmam, önemli sorulara da ayak üstü cevap vermekten azami ölçüde uzak dururum. Atamayla alakalı da Türkiye’de ilk kez yaşanmıyor. Dolayısıyla bu tür atamalardan olan şikayetlerimizi de sıklıkla ifade ettik. Ama böyle bir atama bizim açımızdan bir sürpriz olma özelliği de taşımıyor. Hükümeti ve onun başındaki zatı bu konulara özen göstermeye davet ediyorum” dedi.

PAPA SEÇİMİNE DÖNEN YARGI SEÇİMİ

Özgür Özel ise aynı soruya şu yanıtı verdi:

”İki sorunun birbirine temas eden yerleri var. Çünkü Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi arasında yaşanan meselenin kendisi neyse, bir gerilim mi, bir pazarlık mı, bir karşılık restleşme mi? Bu bir fillerin boğuşması ama altta adaletin ezilmesi, anaların ezilmesi, evlatların edilmesiyle sonuçlanıyor. Bugün Ayşe Ateş’in yüreğindeki yangın, Sinan Ateş’in evlatlarının, babalarının kaybettikleri sürece ilişkin adalet beklentileri birtakım kapalı kapılar ardında yapılan görüşmeler… Sonra üstü kapalı atılan tweetler, üstü kapalı yapılan beyanlarla iyice kriminal bir hikayenin sanki suyun üzerinde görülen kısmı, buz dağının görünen küçük kısmını görüyormuşuz izlenimini her geçen gün kuvvetlendiriyor. Yapılan atama 37 tur. Papa seçimine dönen bir yüksek yargı seçiminde iki liderin görüşmesinden sonra adayın birinin çekilip, başka bir makamı talep etmesi ve o odaya giden oyların bir yere yönlendirileceğine ilişkin bir inanç hakimdi. Ama bu dayatmaya ya Yargıtay’da oy kullananlar uymadılar, ya da ‘adayı çekelim ama arkadaşlarımız bildiğini yapsın’ dedi birileri.

 ANAYASA İHLALİNİN SEMBOL İSMİ

Yargıtay seçimindeki sonuç Sayın Erdoğan’ın beklediği gibi olmadı. Bu net. Bunu hepimiz biliyoruz. Ama yaptığı atama maalesef 31 Mart’tan sonra gelişen diyalog ve 31 Mart’tan sonra gelişen normalleşme anlayışına uygun değildir. Bunu niye söylüyorum? Sayın Erdoğan, Sayın Meclis Başkanı her fırsatta yeni bir anayasadan bahsediyorlar. Ben de diyorum ki mevcut anayasaya uyun, ondan sonra yeni anayasa isteyin. Şimdi mevcut anayasaya uymamanın baş kahramanını en çok oyu da almadığı halde dün gece yarısı atıyorsunuz. Bu arkadaş anayasanın ilgili maddesi, ‘anayasa kararları, yürütme, yasama ve yargı organları açısından bağlayıcıdır. Ve yayınlanır yayınlanmaz uygulanır’ demesine rağmen direndi ve bu kararı uygulamadı. Anayasa ihlalinin sembol ismini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı atıyorsanız demek ki sizin mevcut anayasayı ihlalde ısrarınız sürüyor demektir. Israrlısınız demektir. Ondan sonra nasıl normalleşecek bu ülke? Efendim ben söyledim. Adaylıktan lehimize çekildi. Ben de sözümü tutayım… Ama bu yüksek yargı, bu tip pazarlıkların yapılacağı bir yer değildir. Oralardan Gezi aileleri adalet bekliyor. 28 Şubat aileleri sizden adalet bekliyor. Diğer taraftan Sinan Ateş’in eşi, evlatları adalet bekliyor. Siz orada sen onu çek, ben bunu buraya atayım. O sözünü tutmazsa da atayım ki raconu ters olmasın. Yani bir İtalyan mafya filmi mi izliyor Türkiye? Yoksa adalet, siyaset, emniyet üçgeninde yaşanan bir şeylerimi izliyor belli değil.

BAKANLIKLARIN SİYASİ PARTİLERİ BİLGİLENDİRMESİ LAZIM

O yüzden herkes aklını başına alsın. Bu ülkede biz beraber huzur içinde yaşayacaksak insanların adalete güven duymaları lazım. Bugün Türkiye’de adalete güven yüzde 20’nin altına geriledi. Böyle devam ederse de tek haneli rakamlara indirecekler. Bu şartlarda mahkemeye güvenin olmadığı yerde yüksek yargıya güvenin olmadığı yerde demokrasi olmaz. Mesele fevkalade yanlıştır. Detaylar her gün taraflar taraf değiştiriyor. Ağız değiştiriyor. Tutum değiştiriyor. Tweetler atılıyor Böyle içinde bir sürü anlam çıkarılabilecek tehditler var. İçişleri Bakanı’yla bir partinin genel başkanının tweetler üzerinden Cumhurbaşkanına ve birbirlerine mesaj vermeleri demokrasi görüntüsü değildir. Demokrasi şeffaflık rejimidir Sayın Genel Başkan’ın ifadelerine de katılıyorum. Adalet Bakanı’nın ve İçişleri Bakanı’nın hızla siyasi partileri bilgilendirmesi lazım. Diğer iki liderin de emniyetin ve adaletin üzerinden ellerini çekmeleri gerek.”

AKP BÜTÜN AKRABA GÖREVLENDİRMELERİNİ SONLANDIRSIN DA GÖREYİM

Özel, ”Cumhurbaşkanı Erdoğan nepotizmin engellenmesi noktasında muhalefetin de sorumluluk almasını bekliyoruz. Buralar arpalık değildir’ dedi. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise şu sözlerle yanıt verdi:

”Ben Sayın Erdoğan’ın partisinde yüzlerce, binlerce nepotizm vakası biliyorum. Hepiniz biliyorsunuz. Gazetelerde sayfa sayfa yer alıyor. Hatta bu öyle bir şey ki beklenti yönetimi olarak biz birisi milletvekili yapılmıyorsa, kardeşi bilmem nereye bilmem ne atılıyor. Ya da işte en üst atamalardan büyükelçi atamalarına kadar tüm atamalarda Adalet ve Kalkınma Partisi’nde bugün isteyin, yarın bu saate kadar binden fazla akraba, ataması görüyoruz. Ben bugüne kadar Sayın Erdoğan’ın bu konuda bir irade gösterdiğini, beni ona çağırmış ya, hiç görmedim. Siz gördüyseniz Erdoğan’ın talimatıyla atanan şu kardeş istifa ettirildi diye… Çoğunun altında kendi imzası var. Ben duyduğum her vakayı bizzat izliyorum. Takip ediyorum. Gerekirse kendim görüşüyorum ve o atamaları geri aldırtıyorum. Son örneği Adana Yüreğir’deki atamadır. Her ne kadar liyakatli atamalar da olsa nettir. Geçtiğimiz günlerde bir televizyon, Kırşehir Belediyesinde iki tane akraba atamasını haber yaptı. Bir ortaya çıktı ki birisi hiç akraba değil. Soy isim benzerliği. Bir tanesi akraba, 25 yıldır belediyede, 6 yıldır o pozisyonda müdür. Ve maaşını zaten devletten alıyor. Ama düzeltme haberi yapmadılar. Ben bu açıklamayı bile benim talebimle yapıldı ve basına biz paylaştık. Sekiz örnekte bazıları son derece liyakatli atamalar olmasına rağmen ben inisiyatif aldım, engel oldum. Hani siftahı benden, bereketi Erdoğan’dan. O da inisiyatif alsın ve AK Parti’deki bütün akraba, görevlendirmelerini sonlandırsın da göreyim.”

Reklam Alanı