CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Ocakları İslam Dünyası Meseleleri ve Çözüm Yolları Sempozyumu’na katıldı.
İslam adaletine ve insan haklarına değinen Kılıçdaroğlu’nun konuşması özetle şöyle:
Sizlerle birlikte biz siyasetçilerin de görevi ülkesini ve dünyayı daha iyi bir yöne doğru değiştirmektir. Günümüz İslam dünyasının sorunlarını bilmeli, tartışmalıyız. Siz değerli ilahiyatçıların İslam dünyasının sorunlarına yönelik itirazlarını çok daha yüksek sesle dile getirebilmesi önemlidir.
İslam hangi gerekçe ile olursa olsun adaletsizliğe, eşitsizliğe, otoriterliğe izin vermez. İslam hangi sistemle yönetilmemiz gerektiği değil nasıl yönetilmemiz gerektiğiyle ilgilidir. İslam tüm insanlığa adalet penceresizden bakmamız gerektiğini şart olarak önümüze koyar. İslam adaleti tesis etmemizi ve sürekli kılmamızı ister.
İslamın öngördüğü adalette ama, fakat ile başlayan; adalet arayışını erteleyen, adaletin etkisini azaltan cümlelere yer yoktur.
Adaletli olduğunuzda fikir ve ifade özgürlüğünü ödünsüz savunuyorsunuz demektir. Adaletli olduğunuzda hesap verebilir olmayı da kabul etmişsiniz demektir.
“KAFAMIZI KUMA GÖMEMEYİZ”
Bir ülkede adalet varsa onun etrafında biliniz ki; denetlenebilirlik, hesap verebilirlik, şeffaflık, kadın-erkek eşitliği, sosyal devlet, nitelikli ve kaliteli eğitim, doğa hakları vardır.
Biliyor ve inanıyoruz ki İslam adaleti ve adaletin çevresinde dönenlerden yanadır. Haksızlık karşısında susup dilsiz şeytan olmayı tercih edemeyiz. Dünyada çatışma alanlarının yüzde 60’ını Müslüman ülkeler oluştururken, her gün binlerce Müslüman, Müslümanlar tarafından öldürülürken kafamızı kuma gömemeyiz.
Konuşmacı listesine baktığımda kadın akademisyen, kadın araştırmacı görmedim. Türkiye ilahiyat birikiminde kadınlar vardır. Sempozyumun kapsamında araştırma yürüten yüzlerce kadın akademisyen vardır. Kadınlar olmadan çözüm bulamayız. Bir sonraki toplantılarda kadınlara yer vermenizi istirham ediyorum. Dostane bir eleştiri olarak kabul edin.