1944 yılında İstanbul’da doğan Kemal Sunal, lise yıllarında tiyatroya başladı. Sinemaya ilk adımını “Tatlı Dillim” filmiyle attı. Bu filmde perdede sadece 8 kere görünmesi bile parlamasına yetti.
Kemal Sunal’ın 7’den 77’ye herkesin beğendiği ve sevdiği bir adam olduğunu söyleyen sinema yazarı Alper Turgut şöyle söylüyor:
“Sinemada görece çok genç bir yaş değil, 28 yaş. İlk filmi oynuyor yan rol, ama kısa sürede başrole geçiyor. 31 yaşında hababam sınıfında oynayan liseli öğrenci. O samimiyet dalgası inandırıcılık eksenini bozmuyor”
Filmlerinde oynadığı “iyi, saf adam” rolleri seyirciyi bazen güldürdü, bazen düşündürdü.
82 FİLMDE ROL ALDI
Tosun Paşa, Sahte Kabadayı, Katma Değer Şaban… Kemal Sunal’ın filmleri hep kapalı gişe oynadı, televizyon gösterimleri yıllar sonra bile reytingleri altüst ediyor.
Kemal Sunal, Kapıcılar Kralı ile 1977’de Altın Portakal’ı kazandı. 1989’da Ankara Film Festivali’nde Düttürü Dünya ile en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı. 1998’de Antalya Film Festivalinde, Yaşam Boyu Onur Ödülüne layık görüldü.
Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka filminin çekimlerine gitmek için bindiği uçakta hayatını kaybetti. Henüz 56 yaşındaydı. Geride Türk sinemasında hiç silinmeyecek bir iz bıraktı.
“TANIMAYANLAR BİLE FİLMLERİNİ EZBERLEDİ”
Sinema yazarı Turgut, usta sanatçıyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Şu anki gençler, ona hiç yaklaşamamış, o yıllarını bilmeyenler bile neredeyse filmlerini replik replik biliyorlar. Hareketlerini, sözlerini biliyorlar. Her sahnesi unutulmaz.
Ben onun özel bir yetenek paketi ile dünyaya geldiğini düşünüyorum. Yani bir insan bir çok oyuncu kopyalanabilir ama Kemal Sunal’ı kopyalamak bir insanı gülünç duruma düşürebilir. Neden? Çünkü jesti, mimiği, konuşma şekli, yürüyüşü ve her hareketi farklı.”
