Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da “İlim Yayma Mükafatları Takdim Töreni”nde konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bugün vefat haberini derin bir teessürle öğrendiğimiz aziz kardeşim Kuveyt Emiri Şeyh Nevvaf’a Allah’tan rahmet diliyorum. Dost ve kardeş Kuveyt halkına milletim adına taziyelerimi sunuyorum. Merhum Şeyh Nevvaf, Türkiye’nin samimi ve güvenilir bir dostu olarak her zaman hayırla yad edilecektir. Yeni Kuveyt Emiri kardeşim Şeyh Meşal’e de Rabb’imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum.
Her iki yılda bir yapılan mükafat törenimizin üçüncüsünü takdim ettiğimiz ilim erbabımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Bu yıl önceki yıllardaki başlıklara ilave olarak Prof. Dr. Aziz Sancar hocamıza İlim Yayma Vakfı 50. Yılına özel bir mükafat takdim ediyoruz. Ülkemize hizmetleri ve özellikle gençlerimizin ufuklarının açılmasına yaptığı katkılar için Aziz Sancar hocamıza buradan şükranlarımızı gönderiyoruz. İlim Yayma Cemiyetimizin ve daha sonra kurulan vakfımızın serencamı ülkemizin çok partili siyasi hayata geçmesiyle filizlenen demokrasi, özgürlük ve kalkınma ikliminde başlamıştır
İlim Yayma Cemiyeti ve Vakfı yurtları, bursları, eğitim merkezleri, örgün ve yaygın eğitim kurumları, üniversitesiyle iftihar verici bir müessesedir. Elbette bir gün davasını güttüğümüz, medeniyetin ışığını en yükseğe çıkartacak ilim insanlarımızla gurur duyacağımız günler gelecektir.
Her ne kadar darbe dönemlerinin ardından İlim Yayma Cemiyeti’nin çalışmaları bir süre engellenmiş olsa da şartlar düzeldiğinde faaliyetler yeniden hızlanmıştır.
Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünü hem maddi hem manevi alanda yetiştirmek üzere kurulan cemiyetimizin kuruluşunun 72. ve vakfımızın kuruluşunun 50. yıl dönümünü geride bıraktık.
ÜLKEMİZ MAALESEF EPEYCE KURAK BİR SÜREÇTEN GEÇİYOR
Bir milletin varlığını sürdürebilmesi ve geleceğine güvenle bakabilmesi yetiştirdiği nesillerin donanımına bağlıdır.
Biz, kendi kavramlarımızı kaybettiğimiz ve yenilerini üretemediğimiz için fikir kuraklığı yaşıyoruz. Ülkemiz maalesef epeyce kurak bir süreçten geçmektedir. Binlerce, on binlerce hocamız olmasına rağmen kendi alanında yeni çığırlar açma potansiyeline sahip telif eser sayımız bir hayli düşüktür.
YENİ İLETİŞİM MECRALARININ SİNSİ, YIKICI VE OLUMSUZ ETKİELERİNE KARŞI KORUMAK ZORUNDAYIZ
Son dönemde, yabancı sosyal medya platformlarının kullanımının yaygınlaşmasıyla ahlaki açıdan ciddi bir erozyon hatta yozlaşma yaşandığını görüyoruz. Kendi evlatlarımızı teknolojiyle birlikte hızla bünyemizi saran yeni iletişim mecralarının sinsi, yıkıcı ve olumsuz etkilerine karşı korumak zorundayız.
Yine bu platformlar vasıtasıyla milli bünyemizi tahrif ve tahrip eden sapkın akımların toplumumuza sirayet etmeye başladığına şahit oluyoruz.
Gezi olaylarını, 15 Temmuz ihanetini ve 2018’de başlayan ekonomi saldırılarını durdurduk. Türkiye artık 20 yıl öncesine göre demokrasisiyle, güvenliğiyle çok daha hürdür.
Hep birlikte daha çok çalışarak evlatlarımıza, milletimize, kardeşlerimize, dostlarımıza, ümmete olan sorumluluklarımızı yerine getirmeye mecburuz.
İSRAİL’İN GAZZE’DEKİ KATLİAMLARI
Artık hem İslam aleminde hem Türk dünyasında geçmişe göre çok daha farklı, çok daha olumlu, çok daha cesur bir hava vardır. Karabağ’ın işgalden kurtuluşu bu havayı daha da güçlendirmiştir. Zalim İsrail yönetiminin sürdürdüğü Gazze’deki katliamların, Kudüs’teki mütecaviz eylemlerinin önüne geçeceğimiz günler Allah’ın izniyle yakındır