Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan,bugünkü köşesinde İsrail- Filistin meselesini elealdı.
Şu anda İsrail’i tökezletecek, şaşırtacak, dengesini bozacak tek bir güç var:
Büyük insanlığın gücü.
Büyük insanlık…
– Londra’da İsrail’e karşı yürüyüşe geçti.
– Almanya’da yasaklamaya rağmen sesini yükseltti.
– Paris sokaklarında itirazını yükseltti.
– Washington’da Beyaz Saray’ın önünde ayağa kalktı.
Medyalarında istedikleri kadar “Hamas eşittir IŞİD” propagandası yaparak İsrail’in Gazze’de yaptığı ve yapacağı her türlü barbarlığı meşru kılmaya çalışsınlar.
Londra, Paris, Washington, Berlin sokakları bunu yemiyor.
Batılı devletleri yönetenler, sadece İsrail’le empati yapmaya hayat hakkı tanısalar da Batı sokakları, Filistin’le de empati yapmaktan vazgeçmiyor, vazgeçmeyecek.
İsrail’in başının en büyük belasıdır büyük insanlık.
O büyük insanlık ki…
Hamas’ın sivilleri katletmesine de itiraz ediyor, İsrail’in Gazze’ye yaptığı eşi benzeri görülmemiş zulme de itiraz ediyor.
O büyük insanlık ki…
Politik hesapların, kara propagandaların, karanlık desiselerin vicdanlarının ayarlarını bozmasına izin vermiyor.
O büyük insanlık ki…
“İsrail’in başına gelen karşısında yas tut, Gazze’den yükselen feryada kulaklarını tıka” diyen anlayışı yerin dibine batırıyor.
Canavarlaşmayı reddeden, vicdanını köreltmeyen, oyuna gelmeyen büyük insanlığa selam olsun.
ENERCİİ
Tamamen rastlantısal biçimde öğrendim.
Meğer şatafatlı görgüsüzlüğünün sonu MASAK’ta biten Dilan Polat isimli şahıs, şarkıcılığa da soyunmuş.
“Enerci” adını verdiği tekli çıkarmış.
Şarkı için bir de klip çekmiş. Üç ay önce yayınlanan klip, 13 saatte 1.2 milyon izlenmeyi geçmiş.
Şarkıyı dinledim. Klibi izledim. Şatafatlı görgüsüzlüğün muazzam bir dışavurumu. Saçına sardığı Eurolarla söylüyor şarkıyı Dilan Polat.
Şarkının sözleri, gerçekten tahammül edilir gibi değil. En tahammül edilebilen bölümünü yazayım da gerisini siz düşünün:
“Yok bende olan yok sende / Kalite gör sayemde / Okunmaz esamen de / Adımın geçtiği hiçbir yerde.”
Arada eşi Engin de giriyor şarkıya. Dilan Polat, eşine şımarık bir kız çocuğu edasıyla “Engin bana şarkı al” diyor. Engin de “Tamam aşkım alırım” diye cevap veriyor.
MASAK enerjisiyle tanışan Dilan Polat’ın bundan sonraki şarkısında “Engin bana biraz beyin al” demesini bekliyorum.
PRESTİJ MESELESİ FİLMİNİ İZLEDİM
Mahsun Kırmızıgül’ün çektiği bir film bu. Rast geldim ve “Dur bir izleyeyim” dedim. Filmin sanatsal değeri üzerine bir şey söylemek istemiyorum. Çünkü o konuda söylenecek pek bir şey yok.
Sadece işin şu kısmına fena takıldım:
Filmde Mahsun, kendisini şahane bir biçimde yansıtırken zavallı Özcan Deniz’i resmen perişan etmiş.
Bir defa Özcan Deniz’i canlandıran oyuncu Özcan’a benzemiyor, sadece çok gülünç biçimde andırıyor.
Özcan değil de Özcan’ın karikatürü.
Ayrıca filmdeki Özcan Deniz, feci şekilde alık bir tipleme gibi sunuluyor izleyiciye. Tabii altı çizilmeden, tabii fazla çaktırmadan.
Filmdeki Özcan aşağı yukarı şöyle bir tip: Kalabalığa uyuyor, hiçbir şekilde kişiliğini ortaya koyamıyor ve sürekli her duruma razı.
Özcan Deniz’e gaz veriyorum:
Sen de film çekiyorsun. Aynı öyküyü sen de anlat. Anlatırken de Mahsun’dan intikamını al. Hadi dostum. Bunu yapabilirsin.
BUGÜNLERDE ZELENSKİ
– “Unutuldum unutuldum / Kurutulmuş güller gibi” şarkısını söylüyordur.
– “Asıl kötü adam Putin, asıl kötü adam Putin” diye mırıldanıyordur.
– “Biraz da bana gemi gönder” diye Biden’ı aramamak için kendini zor tutuyordur.
“Ah Hamas ah! Yaktın beni” diye iç geçiriyordur.
PARTİYİ TELEVİZYONLARDA TARTIŞILIR HALE GETİREN KİM
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle demiş:
“Kongreden sonra kim parti aleyhine konuşursa, partiyi televizyonlarda tartışılır hale getirirse onu partiden ayıracağım.”
CHP’nin televizyonlarda tartışılır hale gelmesinin temel nedeni: Seçim yenilgisi.
Seçim yenilgisinin en büyük kahramanı: Kemal Kılıçdaroğlu.
Yani son dönemde parti Kemal Kılıçdaroğlu yüzünden televizyonlarda tartışılır hale gelmiş durumda.
O zaman soralım:
Kemal Kılıçdaroğlu’nu partiden kim ayıracak?
“HÜRRİYET’TEN 10 SORU”YA ÖZGÜR ÖZEL’İN YANITLARI
– Argümantasyonu sağlamdı.
– Her eleştiriye verecek iyi bir cevap oluşturmuş görünüyordu.
Tarihten verdiği örnekler ikna ediciydi.
– Kılıçdaroğlu eleştirileri tam kararındaydı.
– Özeleştiriden kaçınmaması iyiydi.
GÖVDE GÖSTERİSİ
Gövde gösterisi denilen olgu.
– Eğer tam zamanında yapılıyorsa…
– Eğer münasip bir mesaj taşıyorsa…
– Eğer herkese “işte bu” dedirtiyorsa…
– Eğer haklı bir mütekabiliyete yaslanıyorsa…
Şahanedir. Güzeldir. Etkileyicidir.
*
Türk Deniz Kuvvetleri’nin Doğu Akdeniz’deki gövde gösterisinin şahane, güzel ve etkileyici olduğunu söyleyebilirim.
