MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları:
Bin nasihat fayda etmiyor ama yeri geliyor bir musibet kendimize gelmemize vesile oluyor. Milli birlik ve beraberlik ruhuyla kenetlenmemiz gereken dönemdeyiz. Yara bere içindeyiz ama mutlaka iyileşeceğiz. Manevi bir imtihandayız ama bu imtihandan alnımızın akıyla çıkacağız. Hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine inanıyoruz. Sarsıldık fakat düşmeyeceğiz. Şer kumpanyalara şahit olduk. Enkazın üzerinde tepinen utanmazlara her dönemde şahitlik ettik. İnsanlarımız imdat çağrısı yaparken kazanç ve çıkar çetelesi tutan vicdan fukaralarını öfkeyle izledik.
Türkiye’miz devasa bir felaketin pençesindedir. Çetin bir sınav ve sınamadan geçiyoruz. 6 Şubat’ta meydana gelen ikiz depremler 110 bin kilometrekarelik bölgede 10 ilimizi, 113 ilçemizi, 6514 köyümüzü vurmuştur.
Bilim insanları bu ikiz depremin 500 atom bombası gücüne denk düştüğünü ileri sürmüştür. Her gün acılarımıza yenileri eklenmiştir. Şehirlerimiz harap olmuştur.
YOLA DÜŞMENİN VAKTİDİR
Sayın Cumhurbaşkanımız depremle yıkıma uğrayan illerimize intikal ederek, depremzedelerin acılarını paylaştı.
Depremle mücadeleye nifak tohumları ekmeye çalışanlara asla benzemeyiz. MHP Genel Başkanı olarak depremden zarar görmüş illerimizi ziyaret etmek için makul bir zaman kollamışımdır. Şimdi o vakit gelmiştir, yola düşmenin vaktidir. Çalışmaların aksamasına izin vermeden depremzedelerimizi tek tek ziyaret edeceğim.
Devlet nerede diyenlere bir çift sözüm var; devlet bölgesinde her şey var sadece devlet yok diyen kanı bozuklar size söylüyorum: Devlet baktığınız ve bastığınız her yerde tüm heybetiyle tüm hassasiyetiyle habidir.
“SAHTEKARLARI BİLİYORUZ, GÖRÜYORUZ”
Felaketin derece düzeyi büyük olunca ister istemez arama kurtarma çalışmalarında bazı eksikler yaşanmaktadır. Dünyanın neresinde olursa olsun böyle yıkıcı bir afetle başa çıkmak kolay değildir. O gelmedi o yetişemedi demek deprem kadar yıkıcıdır. Peşin hükümlü zihniyetlerden tiksindik. Gerçekleri çarpıtan iğne ile kuyu kazar gibi yapılan çalışmaları sulandırmaya çalışan sahtekarları biliyor, görüyor ve nefesimizin ensemizde olduğunu biliyoruz.
“SIRTIMIZA YAPIŞAN KENELERLE HESAPLAŞACAĞIZ”
Baraj patladı yalanını servis edenler, afet bölgesinde neyin peşindedir? Devletin yapamadığı ne vardır da Ahbapçılar ve Babalacılara düşmüştür. Bu sahtekarların Türk televizyonlarında artık yer almaması lazımdır. Devleti acz içinde gösterircesine sosyal medyaya üşüşenler bindikleri dalı kestiklerini ne zaman anlayacaklardır?
Yardım ve desteklerin AFAD aracılığıyla yapılması en sağlıklı yoldur. Felaket günleri ballandıra ballandıra magazin konusuna dönüştürenler insanlıktan yoksundur. Birilerinin çıkıp şöhret devşirme peşine düşmesi erdemsizliktir. Hele bir enkazımızı kaldıralım, sırtımıza yapışan kenelerle işte o zaman hesaplaşacağız.
KANSER HÜCRELERİ!
Türk devleti ayağa kalkmıştır, adı konulmamış bir seferberlik ilanı yapılmıştır. 70 ülke Türkiye’mizin yardımına koşmuştur. Hepsine teşekkür ediyorum. Belki yeri ve zamanı değil ama sormak lazım: Muhalefet ne yaptı? 6 şubat depremini malzeme haline getirip siyasi talancılığa soyunanlar Türkiye’ye musallat olan metastaz yapmak için uğraşan kanser hücreleridir.
Cevabını aradığım ilk soru şudur, Fransa’da yayınlanan ve peygamber efendimizin emanetlerine zaman zaman saldıran dergi ile CHP’nin başındaki zat ile arasında bir fark gören var mıdır?